Bilbord savaşı erken başladı, partilerin bütçesi şaştı

Bilbord savaşı erken başladı, partilerin bütçesi şaştı  Son iki seçim propagandada bilbordlar öne çıktı. Hatta bu seçim kampanyasında bilbord savaşı erken bile başladı. Ne var ki, erken başlayan kampanyalar partilerin bütçeleri için sıkıntıya yol açtı…

Siyasi partilerin ve adayların seçimlere yönelik propaganda araçları ve yöntemleri giderek değişiyor.

Özellikle…

2004 yerel ve 2007 genel seçimlerinde bilbord kullanımı biraz daha öne çıktı.

Görülen o ki…

Bu seçimde de partiler hem adaylarını daha iyi tanıtmak, hem de kent yaşayanlarıyla sürekli göz göze gelerek etkin olmak amacıyla bilbordlara biraz daha fazla yöneldiler.

Bunda…

Caddelerdeki bilbord sayısının artması, hatta bilbordların yanısıra kaldırımlara ışıklı çerçeveler konmasının da etkisi olduğu ortada.

Nitekim…

Seçime daha zaman olmasına karşın, bilbord kullanımının çok yoğunlaştığı, hatta kimi partilerin boş bilbord bulmakta zorlandığı anlaşılıyor.

Bunlar işin propaganda araçlarında siyasi rekabet yanı.

Ancak…

Erken başlayan bilbord savaşlarının bir de ekonomik yanı var.

Çünkü…

Bilbordlara afiş asmak, gülen yüzlü posterlerle seslenmek bedava değil, bunun belli bir ekonomik maliyeti var ve o da sanıldığı kadar ucuz değil.

Bu da…

Erken başlayan bilbord savaşının partilerin seçime ayırdıkları bütçeleri ciddi şeakilde sarstığı anlamına geliyor.

Kulağımıza gelenlere göre…

Tüm seçim kampanyası için ayırdığı bütçe yalnızca bilbord masrafına eşit olan kimi partiler, rakiplerinin bol bilbord kullanımından fazlasıyla etkilenir olmuşlar.

Üstelik…

Aday olmaya ikna ettikleri isimler “Herkes bilbord kiralıyor, biz neden yokuz?” dediklerinde cevap bulamıyorlarmış.

Belediye ve il genel meclisi aday listeleri CHP’de il yöneticilerinin uykularını kaçırıyor

Cumhuriyet Halk Partisi Parti Meclisi geçen ay yaptığı son toplantısında, belediye ve il genel meclisi aday listeleriyle ilgili kararı aldı.

Buna göre…

Meclis aday listelerinin hazırlanması sorumluluğu il başkanlıklarına verildi.

Gerçi…

Bu karar hemen her seçim döneminde otomatik olarak alınıyor. İl başkanlıkları da Genel Merkez’in verdiği bu yetkiyi ilçelere devrediyorlar.

Ancak…

CHP’de bugün farklı bir yönetim anlayışı var.

Bu anlayış, eskisi gibi her ilçeyi kendi haline bırakmaktan yana değil.

Başka partilerin de yaptığı gibi, organizasyon ve koordinasyon gibi nedenlerle listelerin hazırlanışında siyasi otorite sağlanması amaçlanıyor.

Nitekim…

Belediye meclisi ve il genel meclisi aday listelerinin İlçe Seçim Kurulları’na teslim edilmesine bir hafta kala, CHP İl yönetimi de harekete geçti.

Önce…

İlçe başkanlıklarından taslak listeleri göndermeleri istendi. İlçeler de kendi kriterlerine göre oluşturdukları listeleri göndermeye başladılar.

Bu noktada…

Uzlaşma sağlanan, sorun görülmeyen ilçelere onay veriliyor. Örneğin, Yenişehir listesi hemen onaylandı.

Diğer ilçeler için de belirlenen kritere göre, listelerin oluşturulmasına 16 Şubat Pazartesi günü başlanacak.

Söz konusu durum, özellikle Büyükşehir’i oluşturan 7 ilçe ile bunların dışında kalan büyük ilçeleri ilgilendiriyor.

Nitekim…

İlçenin hazırladığı liste için önce belediye başkan adayının görüşü alınacak.

Dahası…

Parti Meclisi Üyesi Ali Nihat Irkörücü ile milletvekilleri Onur Öymen, Kemal Demirel ve Abdullah Özer’in de aralarında bulunduğu parti dinamiklerinin görüşlerinin yanısıra, parti dışından etkin yapıların da görüşleri göz önünde bulundurulacak.

Sonra da listelere son şekilleri İl Yönetim Kurulu tarafından verilecek.

Karar mekanizmeasında etkili olan CHP’nin ağır toplarından biri, dünkü konuşmamız sırasında üzerinlerindeki yükü şöyle tanımladı:

“Arkadaşlarımızın resmen uykuları kaçıyor. Ancak bu korkudan değil… Hakkaniyet ve doğru adayları listelere koymak adına uykularımız kaçıyor.”

Doğrusu…

Hakkaniyet sorumluluğunun uyku kaçırması siyaseten elbette çok önemli ve güzel.

Ancak…

Deneyimlerimize ve gözlemlerimize dayanarak şunu söyleyebiliriz:

Başka partilerde benimsenen bir yöntem olsa bile, meclisler için ilçelerin hazırladığı listelere son şeklin İl Yönetim Kurulu’nda verilecek olması CHP’yi gerer ve hiç beklenmedik yeni tartışmaları ateşler.

Bahattin Kuşoğlu ile CHP Yıldırım

Büyükşehir Belediyesi’ndeki görevlerinden tanıdığımız Bahattin Kuşoğlu siyaesete adım atıp Cumhuriyet Halk Partisi’nin Yıldırım Adayı olmaya karar verdiğinde, 26 Aralık günü bu sütunlarda şunları yazdık:

Bahattin Kuşoğlu bu kente de, belediyeciliğe de yabancı değil. 26 yıl Büyükşehir Belediyesi birimlerinde görev yaptıktan sonra Kaynak Geliştirme ve İştirakler Daire Başkanlığı görevinden, CHP Yıldırım adaylığı için ayrıldı.

Zor görevlerin adamı olarak bilinen Kuşoğlu’nun son dönemi ise, görevden almalar ve Konya’ya kadar uzanan görevlendirmelere karşı verdiği yargı mücadeleleriyle geçti.

Aynı tanımı bugün de tekrarlayabiliriz:

Bahattin Kuşoğlu görev yaptığı süreçlerde Büyükşehir’de hep zor görevler üstlendi. Nerede sorun varsa, düzeltme görevi Kuşoğlu’na verildi.

Galiba bu da bir çeşit alışkanlığa yol açtı.

Çünkü…

Kuşoğlu siyasette de çok zor bir görevi gözünü kırpmadan üstlendi.

Her dönem CHP’nin en sıkıntılı bölgesi Yıldırım’a belediye başkan adayı oldu.

CHP’yi Yıldırım’da harekete geçirdiği gibi, üstlendiği zor görevin ilk adımını başarıyla attığını söyleyebiliriz.

Önce partiyi bir araya getirdi, sonra da partiye hareket getirdi.

Öyle bir hareket ki…

CHP’nin Yıldırım’da bugüne kadar siyasi diyalog kuramadığı kesimler ve mahallelerde bile moral veren çalışmalara imza atıyor.

Anavatan da açıklıyor

Daveti Anavatan Partisi İl Başkanı Ahmet Kömbe yaptı:

“Çarşamba saat 12.00’de İl Başkanlığı’mızda Büyükşehir ve tüm ilçe adaylarımızı açıklıyoruz.”

Sonra da şu bilgiyi verdi:

“Nilüfer adayımız Gülten Yıldırım’ı daha önce açıklamıştık. Büyükşehir’de İlhan Aşkın’ın, Osmangazi’de Fatoş Öztürk’ün, Yıldırım’da İrfan Derici’nin adaylıkları kesinleşti.”

Hemen itiraz ettik ve Derici’nin bize aday olmadığını açıkladığını anımsattık. “Erdem Saker aday olmadığı için bunu söylemişti ama, gün fedakarlık günü. Bugün kabul etti” cevabını verdi.

Büyükşehir ilçelerinden Gürsu’da Ahmet Karagüzel’in, Mudanya’da Erol Demirhisar’ın aday olduklarını söyledi. Kestel ve Gemlik henüz kesin değil. İnegöl’de ise rahatsızlanan Muhittin Tanoğlu’nun yerini AK Parti’den istifa eden Hulusi Gümüş alabilir.

AK Parti’de kota sıkıntısı

Adalet ve Kalkınma Partisi’nin aldığı bir karar var:

Belediye ve il genel meclisi listelerinde, her 4 adaydan biri kadın, biri de genç olacak.

Hatta…

İl başkanlarına, listelerin bu şekilde oluşmaması halinde onaylanmayacağı Genel Merkez tarafından özellikle açıklandı.

Ne var ki, Ankara’daki kararları teşkilatta uygulamak bazen zor oluyor.

Nitekim dün ilçelerle yapılan meclis listesi oluşturma toplantılarında gündeme en çok bu konu geldi ve zaman zaman da soruna dönüştü.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Olay Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. 10-02-2009

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*