Aslında… MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin geçen cumartesi günü Bursa mitinginde ilk kez ortaya koyduğu strateji siyasetin kendi dengeleri içinde en uygun yol olarak gözüküyor.
Çünkü…
Bir yanda hükümet olarak AK Parti ve terörü bitirme amaçlı girişimlerin parçası olan BDP var. İmralı görüşmeleriyle başlayıp Diyarbakır Meydanı açıklamasıyla da değişimin getirdiği yeni siyasi süreç ortaya çıktı.
O sürecin siyaseten kaymağını belirleyicisi olan AK Parti’nin yiyeceği kesin. BDP de üzerindeki baskıyı kaldırmış olacak ve rahatlayacak.
Doğal olarak…
Toplumun bir kesimi çözümü ve terörü bitiren görüşmeyi destekliyor. Bunu da barıştan yana olmak şeklinde algılıyor.
Buna karşın…
Terör örgütüyle görüşülmesine ve birlikte çözüm bulunmasına tepki gösteren bir cephe var. Orada da milli duygular öne çıkıyor ve toplum duyarlılığı bu duygular üzerine gelişiyor.
İşte…
Bahçeli bir muhalefet partisi lideri olarak, üstelik kuruluşundan bu yana milliyetçilik esaslı bir partinin lideri olarak toplumun bir kesiminde oluşan tepkiyi kanalize etmek istiyor.
Stratejisine elbette kimsenin bir şey söylemeye hakkı yok. Atılan adımın destekçileri iktidar partisine yöneliyorsa, muhalefet partisinin de tepkilileri kendi yanına çekmek istemesi siyaseten doğal ve doğru bir yaklaşım.
Bununla birlikte…
Anamuhalefet CHP’nin süreçteki kararsızlığı ve tavırsızlığı da MHP lideri için ayrı bir avantaj. Çünkü, CHP’ye yönelen ya da destekleyen tepkili seçmeni kendi yanına çekme fırsatı elde etti.
Ancak…
Cumartesi günü meydanda başlayıp salı günü Meclis’teki Grup Toplantısı’nda devam eden sert söylem siyasetin yeni bir döneme girdiğini gösteriyor.
Merak edilen şu:
Siyasette gelişen ve bugüne kadar yaşananlardan kesinlikle tek taraflı kalmadığı bilinen sert söylem bu yeni dönemde acaba nereye kadar devam eder?
Öyle ya…
Gelecek yıl bu tarihte yerel seçim yapılacak. O seçimden önce Meclis gündemine yeni anayasa gelecek. Muhtemelen de anayasa referanduma gidecek.
Yani…
Gelecek yıl yapılacak yerel seçimle bugün arasında bir de muhtemel anayasa seçimi var.
Eğer…
Seçimsiz bir meydan mitingiyle ortaya çıkan yeni dönemin gergin siyaseti eğer seçim meydanlarına da yansırsa toplumu hem yorar, hem de gerer.
Görünüşe göre, kaygı da buradan kaynaklanıyor.