Termikteki tehlike: Kömür ve külden hava, atıklardan da sular tehlikede

Etik Kurulu’nun tamamen bilimsel verilere ve araştırmalara dayalı raporundaki dehşeti GÜMÇED Genel Başkanı Adnan Önürmen’den dinledik.
Yeni rapor…
Demirtaş’ta 49 megawat gücündeki termik santralda yakıt olarak kullanılacak kömürün ortalama ısıl değerinin 2 bin 500 kilokalori/kilogram olması halinde yılda 305 bin ton, 3 bin kilokalori/kilogram olması halinde ise yılda 255 bin ton kömürü yakıt olarak kullanacağı hesabına dayanıyor.
Sonrasında şu bilgiye yer veriliyor:
“Kömürün kapalı silobaslarla Balıkesir’den getirileceği ve yine santral sahasındaki kapalı stok sahasına boşaltılacağı ifade ediliyor. Yine yakma sonucu oluşacak kömüre ait küllerin de aynı silobaslarla ocakların bulunduğu bölgeye gönderileceği ve buralara döküleceği belirtiliyor.”
Şu hesap ortaya konuyor:
“Santralın yılda 300 gün çalışacağı düşünülürse, ortalama her gün 1000 ton kömür yakılacak. Bu durumda kömür üretimindeki aksamalar da düşünülerek santralın stok sahasında 30 günlük kömür stoğu, yani 30 bin ton kömür bulundurulması gerekir.”
Ortaya çıkacak görüntü şu:
“Kömürün stok sahasına 1.5 metre yükseklikte ve aralıklı şeritler halinde serilmesi gerekir. Bu durumda ise, ilgili şirketin ifade ettiği şekilde 20 bin metrekarelik stok alanı tamamen dolu olacak.”
Şu uyarı yapılıyor:
“Kömür yapısındaki uçucu maddeler ve kükürt bileşeni nedeniyle reaksiyona girerek yanar. Bu nedenle kapalı stok alanları uygun değil. Çünkü, kömür stoklarının havalanmaları gerekir. Açıkta ise rüzgar ve yağmur gibi doğal şartlar stokları çevreye zaman zaman savurur.”
Bir başka tehlike şu:
“Santralın kurulması düşünülen yer zirai alan olup, yer altı suları çok önemli. Santralın su ihtiyacının günde 10 bin ton olacağı belirtiliyor. Bu miktar yer altı suyu rezervlerinden her gün çekilirse akiferlerdeki rezerv durumu altüst olur.”
Bu noktada…
“Bu miktarın arıtmadan alınacağı belirtiliyor” vurgusu yapılan rapor şöyle devam ediyor:
“Santral sahasında yapılacak teknolojik uygulamalar sonucu kirlilik yaratan ekipmanlar nedeniyle yer altı suları mutlaka etkilenir.”
Ayrıntı da var:
“Bunlar arasında tesiste kullanılacak motorlu taşıt ekipmanlarına ait motor ve radyatör atıkları, motor yağı, gres yağları, benzin, dizel yakıtı, fuel oil gibi kirleticiler, santral sahasında bulunabilecek bakım atölyelerinden oluşabilecek pas önleyiciler, araç yıkama deterjanları, asfalt zifti, boya, vernik, çeşitli çözücüler gibi kirleticiler de yer altı suları açısından tehlike arz ediyor.”