Avrupa’nın terörle sınavı… İnsanlık dramı…

Fransa’nın başkenti Paris, aynı zamanda ve romantizmin de başkenti kabul ediliyor. Fakat dün gece kana bulandı.
Geceden beri Avrupa’nın göbeği kabul edilen Paris’te yaşanan Avrupa’nın karşılaştığı en büyük terör saldırısıyla ilgili haberleri izliyoruz.
Stat kapısında patlayan canlı bomba kuşku yok ki Paris’in alışkın olmadığı, ama bizim yakından tanıdığımız yeni terör için son örnek özelliği taşıyor.
Yanı sıra…
Eş zamanlı olarak metro ve 2 ayrı noktada daha patlayan bombalar, 100 kişinin rehin alındığı ve sonrasında öldürüldüğü söylenen konser salonu dahil 6 noktadaki silahlı saldırılar kara bir gece yaşattı hem Paris’e, hem Fransa’ya, hem Avrupa’ya.
Kuşku yok ki…
Daha 1 ay önce cumhuriyet tarihinin en büyük ve en kanlı terör saldırısının acılarını yaşayan bir toplum olarak Fransa’yı en iyi biz anlarız. 30 yıldır terörün acısını yaşıyoruz. Gelin görün ki, bizim yıllardır boğuştuğumuz teröre sıcak el uzatanların, sırt sıvazlayanların başında Fransa geliyordu. Biliyoruz, böyle bir olayda karşılaştırma olmaz, ama Fransa dün gece terörle dost olunamayacağını anladı.
Şunu söylemek de mümkün:
Acımasız terör ateşinin kimi yakacağı belli olmuyor. Fransa ummadığı bu ateşi dün gece yaşadı.
Ne yazık ki…
Avrupa’nın terörle sınavının pek de parlak bir karnesi yok, aksine el altından desteği biliniyor. Gelin görün ki, insanlık dramı giderek büyüyor ve bizleri de insan olarak etkiliyor.
Umarız sırada başka ülkeler yoktur.