Siyasete en alttan başladı. Refah Partisi’nde yönetim kurulu üyeliğinden İl Başkanlığı’na yükseldi. Fazilet Partisi’nin önce il başkanı, sonra milletvekili oldu. Kısa bir süre de olsa Genel Başkan Yardımcılığı yaptı.
Kuruluşuyla birlikte AK Parti’de yer aldı. 2002’de AK Parti Genel Merkezi Seçim Koordinasyon Başkanı olarak seçimi yönetti.
O seçimde…
AK Parti Bursa Milletvekili olarak Meclis’e girdi ve Grup Başkanvekilliği süreci başladı. 5 yıl boyunca en yüksek oyla seçilen Grup Başkanvekili’ydi.
2007’de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı oldu. Kısa bir süre Devlet Bakanlığı yapıp geri geldi. Son 2 yıl da Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı olarak hizmet verdi.
2011’den beri AK Parti Şanlıurfa Milletvekili seçilmesine karşın Bursa’nın siyasetçisi olmaktan hiç vazgeçmeyen Faruk Çelik toplam 18 yıldır TBMM’de. Bunun 10 yılında Bakanlık, 5 yılında Grup Başkanvekilliği yaptı.
Olay Televizyonu’nda yayınlanan Her Açıdan programında siyasi birikiminin ışığında yeni siyasi konsepti ele alırken, gündemdeki yeni devlet ve cumhuriyet konularında çok önemli vurgular yaptı.
Örneği de kendinden verdi:
“Ben işçi bir babanın çocuğuyum. Babam inşaat ustasıydı. Nereden geldiğimizi hiçbir zaman unutmadık ve o bilinçle hayatımızı sürdürdük.”
Şöyle devam etti:
“Bir işçi çocuğunun 18 yıldır böyle önemli görevlere gelmesi, cumhuriyetin bize kazandırdığı imkanlardır. Cumhuriyetin nimetlerini görmek gerekiyor.”
Şu nokta çok önemli:
“Başka sistemlerde böyle bir şey mümkün değil. Bunlar cumhuriyetin sayesinde elde ettiğimiz makamlardır. Biz bu makamlara cumhuriyet sayesinde geldik.”
Ardından…
Son günlerin tartışması olan devletin yeniden kurulması konusunda görüşünü açıkladı.
Uyarısı şu:
“Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu basit bir olay değil. Kimse bunu hafife almasın. Devlet kurmanın ne kadar zor olduğunu devleti yönetenler bilir.”
Bu noktada…
“Şükranla yad etmemiz gerekir” deyip işaret ettiği Atatürk’ün hangi zor koşullarda devleti kurduğunu anlamak gerektiğini söyledi ve ekledi:
“Suriye’nin yaşadığı olayları görüyoruz. Devlet yeni şekil alacak, ama bakın kaç ülkenin eli var. Maalesef bütün devletlerin kuruluşlarında böyle.”
Şuna da dikkat çekti:
“Tam bağımsızlık arayışı onun için hiçbir zaman bitmeyecek. Gizemli güçler dediğimiz o güçler mutlak surette bütün devletlerin kuruluşuna dahiller.”